Tek bir yapay zeka modelinin eğitilmesi, 100 ABD hanesinin bir yıllık elektrik tüketiminden fazla enerji gerektirebiliyor.
Yapay Zekâ Dünyayı Isıtıyor mu, Kurtarıyor mu?
Yapay zekânın (AI) yüksek enerji tüketimi, onu iklim krizinin sorumlularından biri hâline getiriyor. Tek bir yapay zeka modelinin eğitilmesi, 100 ABD hanesinin bir yıllık elektrik tüketiminden fazla enerji gerektirebiliyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre, veri merkezlerinin enerji tüketimi 2030’a kadar iki kattan fazla artacak ve bu artışın üçte ikisi fosil yakıtlardan karşılanacak.
Ancak yapay zekâ, iklim değişikliğiyle mücadelede de güçlü bir araç olabilir. Büyük veri setlerini analiz etme ve karmaşık desenleri keşfetme konusunda üstün olan bu teknoloji, karbon emisyonlarını azaltacak çözümler geliştirmede ve iklim risklerine karşı toplulukları hazırlamada önemli rol oynayabiliyor.
Yapay Zeka ile Emisyon Azaltımı Mümkün mü?
IEA’ya göre mevcut yapay zeka çözümleri ölçeklendirildiğinde, yapay zekânın sebep olduğu karbon emisyonundan daha fazlası telafi edilebilir. Ancak uzmanlar bunun “sihirli bir çözüm” olmadığını vurguluyor. Ayrıca geliştiriciler çoğu zaman kendi modellerinin karbon ayak izini takip etmiyor. Bu da yapay zekânın zarar mı yoksa fayda mı sağladığını objektif biçimde ölçmeyi zorlaştırıyor.
İşte şirketlerin yapay zekâyı iklim çözümü olarak kullandığı 4 alan:
1. Ulaşımı Daha Temiz Hâle Getirmek
Otonom araçlar sadece teknolojik bir yenilik değil, aynı zamanda önemli bir emisyon azaltım fırsatı. Waymo’nun elektrikli ve otonom araçları daha verimli sürüş modelleriyle, ABD ve Avrupa’da yolcu taşımalarının %10’unu üstlense 104 milyon tonluk karbon salımını önleyebilir.
Demiryolu ve deniz taşımacılığı da yapay zekâdan faydalanıyor. Örneğin Kanada merkezli Railvision Analytics’in geliştirdiği yazılım, tren makinistlerine yakıt tasarrufu sağlayan sürüş önerileri sunuyor. Ayrıca Hong Kong merkezli Neptune Robotics’in denizaltı robotları, gemi gövdelerindeki yosunları temizleyerek yakıt tüketimini azaltıyor.
2. Altyapıyı Felaketlere Karşı Güçlendirmek
San Francisco merkezli Pano AI, orman yangını riski taşıyan bölgelerde kurduğu kameralarla çevreyi sürekli izliyor. Bu görüntüler, yangın belirtilerini erkenden tespit eden algoritmalar tarafından analiz ediliyor. Portland General Electric, bu sistemin insan gözünün göremediği dumanları bile saptadığını söylüyor.
Ayrıca, Palo Alto merkezli AiDash adlı şirket, uydu görüntülerini analiz ederek enerji hatlarının çevresindeki bitki büyümesini öngörüyor ve ağaç budama planlarını daha verimli hâle getiriyor.
3. Tarımı İklim Krizine Uyumlu Hale Getirmek
Durham, Kuzey Carolina merkezli Avalo, yapay zekâyı kullanarak iklim değişikliğine dayanıklı yeni bitki türleri geliştiriyor. Geleneksel yöntemlerle 15 yıl süren yeni mahsul geliştirme süreci, AI destekli yaklaşımla 3 yıla ve %80 daha düşük maliyete indirilebiliyor. İlk ürünleri olan hızlı büyüyen brokoli, bu yıl ABD süpermarketlerinde satışa sunulacak.
Tarım alanında bir başka çözüm de Beewise adlı girişimden geliyor. İklim değişikliği nedeniyle büyük kayıplar yaşayan arı kolonileri, yapay zeka destekli bir sistemle izleniyor ve sorunlar tespit edildiğinde otomatik robotlar devreye girerek müdahale ediyor. Bu sistem sayesinde 2022’den bu yana 200 milyonun üzerinde bal arısı kurtarıldı.
4. Sürdürülebilir Yakıt Geliştirmek
Sürdürülebilir yakıtlar hâlâ geleneksel yakıtlardan daha pahalı. Ancak Kaio Labs adlı girişim, yapay zekâyla bu durumu değiştirmek istiyor. Şirketin algoritmaları, CO₂'yi sentetik yakıtların hammaddesi olan etilene dönüştürebilecek yeni moleküller tasarlıyor. Robotlar bu tasarımları gerçek deneylere dönüştürüyor, sonuçlar algoritmayı besleyerek süreci daha verimli hale getiriyor. Şirket, 2025’ten itibaren bu teknolojiyi sürdürülebilir yakıt üretiminde kullanmayı hedefliyor.
Yapay zekânın çevresel etkileri tartışmalı olsa da, doğru uygulandığında küresel iklim krizine karşı güçlü bir müttefik olabilir. Uzmanlar, enerji maliyeti yüksek olan modellerin yerine daha verimli sistemlerin geliştirilmesi ve karbon ayak izinin şeffaf şekilde izlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Çekince
Çekince: Bu raporda yer alan her türlü bilgi, değerlendirme, yorum, istatistiki şekil ve bilgiler hazırlandığı tarih itibari ile mevcut piyasa koşulları ve güvenirliğine inanılan kaynaklardan elde edilerek derlenmiştir ve İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Sunulan bilgilerin doğruluğu ve bunların yatırım kararlarına uygunluğu tarafımızca garanti edilmemektedir. Bu bilgiler belli bir getirinin sağlanmasına yönelik olarak verilmemekte olup alım satım kararını destekleyebilecek yeterli bilgiler burada bulunmayabilir. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu nedenle bu sayfalarda yer alan bilgilerdeki hatalardan, eksikliklerden ya da bu bilgilere dayanılarak yapılan işlemlerden, yorum ve bilgilerin kullanılmasından doğacak her türlü maddi/manevi zararlardan ve her ne şekilde olursa olsun üçüncü kişilerin uğrayabileceği her türlü doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan dolayı İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş. ile bağlı kuruluşları, çalışanları, yöneticileri ve ortakları sorumlu tutulamaz. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.